Evet sevgili okurlar. Ailede yaşanan ufacık bir sağlık sorunu dahi insanın ruhuna olumsuz yansıyabiliyor ve hiç istemediğiniz bir biçimde umutsuzluğa düşüyorsunuz. Ben o gün böyle bir ruh halindeydim anlaşılan. Ancak benim ruhumu okuduğunu bildiğim oğlum Tolga, hayır dememe fırsat vermeden “hadi anne gidiyoruz” dedi. Biraz tereddüt etmeme rağmen Tolga’nın seçiciliğini bildiğim için bana da çok iyi geleceğine emindim. Time Kocaeli ekibinin de katıldığı bu güzel sabah yolculuğu Yuvacık tepelerine doğru kıvrılan yollardan ilerleyerek sürdü. En tepeye ulaşmıştık artık. Temiz havanın yüzümüze çarpışı ve kar kokusu arasında gökyüzündeymişiz gibi hissettiğimiz noktada yolculuğumuz sona erdi. Muhteşem manzaraya sahip bir bahçenin ve içinde bulunan küçük bir kafenin önünde indik arabalardan.
Havanın eksi kaç derece olduğunu tahmin edersiniz sanırım. Ancak inanınız ki sanki üşümüyorduk. Bu anlattığım yerlere pek çoğunuz gitmiş, bu tadı tatmışsınızdır mutlaka. Daha önce ben de gitmiştim. Ancak her nedense bu zevki alamamış, bu gözle görememiştim sanırım. Neyse mükemmel bir yerdeyiz. Karşımızda tepeleri karlı dağlar. Rüzgara, fırtınaya, kara rağmen görünümünden hiçbir şey kaybetmeden nazlı nazlı salınan ağaçların yeşilliği sanki bir renk cümbüşü oluşturuyor. Vee, bu ambiyans arasında şıkır şıkır parlayarak uzayan Yuvacık Barajı’nın mavi yeşil suları. Bahçenin yaz aylarındaki coşkulu halini düşünemiyorum. Özgürce serpiştirilmiş masalarda oturup bir şeyler yemek ve bir bardak çay içmek ömre bedel inanınız.
Bahçenin alt bölümünde bir salıncak var ki eğer cesaretiniz varsa sizi gökyüzünde bulutlarla buluşturuyor. Kendinizi bir kuş gibi uçuyor hissedebilirsiniz. Ben bu güzelliğe dalmış Yaratana şükrederken Tolga’nın sesiyle gerçeğe döndüm.
Tolga; “Hadi anne kahvaltı hazır” diyordu. Manzaranın büyüsünden kurtulup kafeye çıktım. Aman o da ne. Mükemmel bir kahvaltı beni bekliyordu. Yanan kuzine sobanın üzerindeki kaynayan çayın kokusu içeriyi sarmıştı. O gün orada yaptığım kahvaltı ve tatlı sohbet ruhuma yıllarca yetecek dopingi aşılamıştı ve çok mutluydum.
Evettt gelelim bu harika manzaraya sahip kafenin adına. “Gezgin Kafe”. Kafenin genç sahibi çok yeni olduklarını, kafeyi ve bahçeyi yeni bir düzenlemeyle doğasını bozmadan daha şık ve kullanışlı hale getireceklerini anlattı. Biz de her şekli ve haliyle çok beğendiğimizi, kahvaltının da mükemmel olduğunu ve bir daha geleceğimizi söyledik. Videolar, fotoğraflar çektik ve her güzel şey gibi bu mutlu gününde sonuna geldik.
Ancak yola çıkan benle, Yuvacık tepelerinden dönen benin arasında dağlar kadar fark vardı. Cennet gibi bir coğrafyada yaşadığım için şükrettim. Çok şanslıydım ki böyle güzellikler evime sadece 5 – 10 dakika mesafedeydi. Lütfen sizler de bir deneyiniz. Yenilendiğinizi görerek, bana hak vereceksiniz…
Sevcan Tamer
*******
Yuvacık Yakacık Mah. Çınardere Cad. No: 48, İzmit/ Kocaeli
instagram: gezginkafe
Yorumlar (1)
Ne güzel bir anlatım olmuş Çok merak ettim bu cennet gibi yeri Teşekkürler Sevcan hanım