RÖPORTAJ: SEVCAN TAMER & NURSEDA GEREK
FOTOĞRAF: EMRE CANBULAT

O gün, Bahçecik’in üst tepelerine doğru çıktıkça mis gibi havanın, huzurlu sessizliğin ve yeşilin her tonuyla coşan ve adeta nefis bir tabloyu andıran manzaranın tadına varmanın mutluluğu içindeydik. Time Kocaeli Dergisi ekibi olarak davet edilerek gittiğimiz ev, ünü il dışına taşmış olan ve kendisine hastaları tarafından “Göz Sihirbazı” lakabı takılan doktor Kürşat Çağın ve sevgili eşi Begüm Çağın’ın mutlu yuvalarıydı. 
Kürşat hocamı elbette tanıyordum. Hem de çok eskilere dayanan bir tanıma hikâyesiydi bu. O senelerde (1995) İzmit’te bir göz doktoru ismi dolaşıp duruyordu dillerde. “Gölcük’te Kürşat Bey adında bir doktor muayenehane açmış. Çok başarılıymış ve yeni ameliyatlar yapıyormuş” diye. Sonra bu adı dillerde dolaşan doktor İzmit’te muayenehane açtı ve bizler de o günden bu yana hastası olarak nereye gittiyse gittik. Çünkü Kürşat Çağın değişik yapıya sahip ve hiç alışık olmadığımız tarzda bir doktordu. İyi geldi hepimize. Daha sonra daha iyi tanıdık kendisini. Daha iyi öğrendik ilimize ve halkımıza yönelik sosyal projeler üzerindeki etkin fikirlerini. Ve sanatsal yapısını. 
Kürşat Hocam tek arzu ve ideali haline dönüşen hastane tutkusuna kavuştuktan sonra bu arzunun temelini oluşturan daha geniş kitlelere ulaşabilmeyi de başardı. Tatlı eşi Begüm Hanım ise aynı kendisi gibi yeniliklere açık, heyecanlı, sanatsever, sosyal proje yaratıcısı ve eşine her anlamda destek olmaya hazır, eğitimli bir kadın. Hatta bu anlamda da çok şanslı olduğu yüzünden okunan Kürşat Bey’e,  ruh ikizini bulduğunu söylediğimde “Doğru vallahi Sevcan Hanım” dedi gülerek. 
Sevgili Begüm Hanım, bize yaptığı lezzetli ikramları çay eşliğinde sunarken Kürşat Hocam da ısrarımız üzerine biraz gitar, biraz piyano çaldı. Kitapları ayrı bir dünyaydı evinde. Ve çektiği mükemmel fotoğraflar... İyice anladık ki Kürşat Bey estetiğe ve güzel sanatlara fazlasıyla önem veriyordu. Az zamanda da olsa doymuştuk sanata.
Evin yeşillikler içinde ve güllerle kaplı verandasında çaylarımızı yudumlarken uzun uzun sohbet ettik. Aşağıda okuyacağınız röportaj da bu sohbetin bir parçası efendim. Şimdi okuyacaksınız ve bugün Marmara Bölgesinin en başarılı göz hastanelerinden biri olan Çağın Göz Hastanesi başhekimi ve kurucusu Sayın Dr. Kürşat Çağın’ın daha neler neler anlattığını göreceksiniz. Size iyi okumalar dilerken, Çağın Göz Hastanesi ekibine de kolaylıklar ve sonsuz başarılar dilerim.        

Kürşat Çağın’ı bilmeyen yoktur fakat sizden de bir sizi dinlemek isteriz. Okuyucularımıza kendinizden bahseder misiniz?

1989 yılında askerlik görevim için Gölcük’e geldim. Asteğmen olarak, Gölcük Askeri Hastanesi’nde göreve başladım. Doğayı çok sevdiğim için Gölcük’ü de çok sevdim. Hiç aklımda bu şehirde kalmak yokken bir anda eşimle tanıştık. Askerliğim bittikten sonra Gölcük Devlet Hastanesi de yeni açılmıştı. Gölcük Devlet Hastanesinin ilk göz hekimi oldum. Özveriyle çalışmaya başladım. 1990-1991 yılında İzmit’te ilk göz içi lensi uyguladık. Göz çizme ameliyatlarını da İzmit’te ilk olarak ben yaptım. Daha sonraki yıllarda da teknoloji ve bilimsel gelişmeleri yakından takip edip tüm yeniliklerin ilk uygulayıcısı olduk.

BİRÇOK İLKİ GERÇEKLEŞTİRDİK

Özel Çağın Göz Hastanesi’ni kurmaya nasıl karar verdiniz?

İyi işler kendini gösteriyor. Bu uygulamalarım da kamuda dikkat çekti. 1996 yılında Kocaeli’de ilk göz naklini de gerçekleştirdim. İlçe hastanesinde böyle bir ameliyatın yapılması oldukça ilgi çekti. Lazer uygulamaları ve diğer tedaviler hepsi bölge için birer ilkti. Sonrasında 1999 yılında hepimizi üzen deprem felaketi yaşandı. Yaptırmakta olduğum klinik bu depremde yıkıldı. Hayatta kalabildiğimiz, sağlıklı olduğumuz için şükrettik. Sonrasında bir klinik açtım ama hayalim hep bir hastaneydi. 2-3 sene orada çalıştıktan sonra İzmit merkezde Çağın Göz Tıp Merkezi’ni açtım. İzmit’teki ilk cerrahi tıp merkeziydi. Ardından 2011 yılında Özel Çağın Göz Hastanesi’ni açtım. En büyük felsefemiz halkın ulaşabileceği rakamlarla en iyi hizmeti sunmak ve Kocaeli halkının göz ile ilgili tüm sorunlarını yaşadığı kentte çözebilmesini sağlamaktı.

SADECE TEDAVİ YETMİYOR

Bildiğimiz kadarıyla medikal kadronuza da çok önem veriyorsunuz. Kriterleriniz nedir?

Benim meslektaşlarımda aradığım en büyük özellik iyi bir tıbbi bilginin yanı sıra hastalara saygı ve sevgi dolu bir yaklaşımdır. Çalışma arkadaşı olarak insanlara değer veren, hoş tutan, sabırla yaklaşan, tıbbi donanımı üst düzeyde olan hekim arkadaşları tercih ediyorum. Bir insan çok iyi bir hekim olabilir ancak iyi bir insan olmazsa ne hasta dediğini yapar ne bir daha gelir ne de tedavisinden şifa bulur. Hastaya değer vermeniz, ona insan olduğunu hissettirmeniz gerekiyor. Kadromuz açısından çok şanslı olduğumuzu düşünüyorum. Çalıştığımız arkadaşlar hakikaten işinin piri ve çok iyi insanlar. 

AYDA 200 AMELİYAT YAPIYOR

Normal göz ameliyatı ile lazer ameliyatı arasında fark var mı? Varsa nedir?

Yıllar önce refraktif cerrahiye (hastayı gözlükten kurtarma ameliyatları) hastanın gözüne bozukluk derecesine göre 4 ila 8 radial kesi yaparak (yani çizerek) başladık. O yıllar için çok yenilikçi bir yaklaşımdı ve çok ses getirdi. Tabii tıp durağan bir bilim dalı değil ve biz de dünyadaki gelişmelere ayak uydurmak zorundayız. Bu bağlamda 1994 yılından itibaren refraktif cerrahide excimer lazer kullanmaya başladım. Excimer lazer ile korneayı yeniden şekillendirerek korneaya konkav veya konveks bir şekil verip adeta gözlük camına benzer bir yapı oluşturarak görme bozukluğunu düzeltiyoruz. Üstelik bu tedavileri kişiye özel olarak planlıyoruz. 
Günümüzde Lazer tedavileri gözde çok geniş bir uygulama alanı bulmaktadır öyle ki katarakt ameliyatlarında Femto Lazer kullanımı sayesinde ameliyatın en önemli aşamaları saniyeler içinde tamamlanabilmektedir biz de hastanemizde bu teknolojiyi 2 yıldır uyguluyoruz. Bu teknoloji bölgede sadece Çağın Göz’de uygulanmaktadır. Şu anda Amerika’da bir hekim ne uyguluyorsa Çağın Göz’de de aynısını yapıyoruz. Hatta iddia ederek söylüyorum ki biz daha fazla sayıda ameliyat gerçekleştirdiğimiz için yüksek bir deneyime sahibiz ve daha iyi yapıyoruz. Ben ay içerisinde ortalama 200 ameliyat yapıyorum 30 yılda yaptığım ameliyat sayısını siz hesaplayın. 

ÇOCUKLARDA ERKEN MUAYENE ÖNEMLİ

Çocuklarımızın göz sağlığına çok önem veriyorsunuz. Ülkemizde göz sağlığına gereken önem veriliyor mu?

Çocuklarda erken göz muayenesi çok önemlidir. İleri yaşlara kadar çocuklarını hiç göz muayenesine götürmeyen aileler var. Fark edilmeyen, dolayısıyla tedavi edilmeyen bazı göz hastalıkları çocuğun sonraki yaşamında kalıcı görme bozukluklarına sebep olmaktadır. Çocukların muayenesi yetişkinlerden biraz daha farklı ve zordur. Hastanemiz çocuk muayenesi için teknik donanım ve tıbbi bilgi açısından üst düzeydedir. Ben çocukları çok severim dolayısıyla çocuk hastam oldukça fazladır. 400 ila 500 tane çocuğun muayene listesini bizzat ben takip ediyorum. 

BAKIŞ TASARIMI İLE BAKIŞINIZ DEĞİŞİYOR

Son olarak Çağın Göz’de Bakış Tasarımı diye bir klinik açtınız. Bu birimde neler yapıyorsunuz?

Göz ve etrafındaki dokularda zorunlu tıbbi tedavileri yaptıktan sonra hastanın kendisini daha iyi hissedeceği ufak dokunuşlar yapıyoruz. İpek kirpik uygulaması, yüz ifadesine uygun kaş tasarımı, kaş kaldırma kaz ayaklarına botox uygulamaları gibi uygulamalar yapıyorum.

EĞİTİME KATKI

Hep Özel Çağın Göz Hastanesi’ne yönelik konuştuk. Kürşat Çağın sosyal projeleriyle de öne çıkan bir isim. Bu anlamda neler yapıyorsunuz?

Zaman zaman okullara göz taramaları için ziyaretlerde bulunuyoruz. Bize ulaşamayan çocuklarımız arasından göz bozukluğu olanları tespit edip göz hekimine başvurmaları konusunda uyarıyoruz. 3 okula kütüphane açtık. Çocukları kitapla buluşturmayı hedefliyoruz. Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi’ndeki 25 öğrenciye burs veriyoruz. Kocaeli Üniversitesi’ndeki tüm öğrencileri, KOUTBAT’ı (Kocaeli Üniv. Tıp Fak Bilimsel Araştırma Topluluğu) öğrencilerini destekliyoruz. 

MÜZİK VE FOTOĞRAF TUTKUSU

Yoğun bir sosyal hayatınız aynı zamanda sanat hayatınız mevcut. Kurumsal olarak da sanatın içindesiniz. Bütün bunlara nasıl zaman yaratabiliyorsunuz? 

Dergi işini çok seviyorum. 6 ayda bir Gözden adlı bir dergi çıkarıyoruz. Gözden dergisi bana göre sıra dışı bir dergi. Sağlığın yanı sıra edebiyat, müzik, seyahat, inovasyon gibi birçok konu yer alıyor. Gözden dergisi üstüne titrediğim bir işimdir.
Fotoğraf çekmeyi seviyorum. Fotoğrafçılığa dair işler hoşuma gidiyor. Bu yıl 8.si gerçekleşecek olan bir fotoğraf yarışmamız var. Yarışmada her yıl farklı bir renk teması işleniyor bu seneki konu ‘’ Müziğin Rengi’’ Soyut ama ilginç bir konu olacağını düşünüyoruz. 
Müziğe ayrı bir tutkum var. Müziğin tedavi edici bir yanı olduğuna inanıyorum. Çok iddialı olmamakla birlikte resim yapıyor,  gitar ve piyano çalıyorum. Hastanemizde belirli zamanlarda konser ve resitaller düzenliyoruz. Önümüzdeki yıllarda bu konserlere biraz daha ağırlık vermek istiyoruz. 

DOKTOR OLMASAM MÜZİSYEN OLURDUM

Doktor olmasaydınız ne olurdunuz?

Kesinlikle müzisyen olurdum. Müziğe çok zaman ayırmak isterdim. Müzik kulağı olan, sanata yatkın insanların meslekte daha başarılı olacağına inanıyorum. 

SADECE TIP FAKÜLTESİ BİTİRMEK YETMEZ

Özel Çağın Göz Hastanesi olarak sinema geceleri de düzenliyorsunuz. Bundan biraz bahsedebilir misiniz?

Sinema geceleri, hastanede yoğun iş temposu nedeniyle bir araya gelemeyen çalışma arkadaşlarımızı kaynaştırmayı, birlikte hoşça vakit geçirmeyi hedeflediğimiz bir sosyal aktivite. Böylece hem çok güzel filmler seyretmiş oluyoruz hem de birlikte oluyoruz. Burs verdiğimiz tıp fakültesi öğrencilerimizi konserlerimize, resitallerimize, sergilerimize davet ediyoruz. Türkiye’nin dört bir yanından şehrimize gelen öğrencilerimizle sadece tıp mesleği ve etiği ile ilgili yaklaşımlarımızı değil hayata, sanata bakışımızı da paylaşıyoruz. 

İş hayatı ve sosyal hayatınızdan çokça bahsettik. Biraz da özel hayatınıza değinmek istiyoruz. Eşiniz Begüm Hanımla nasıl tanıştınız?  

Begüm Hanım Matematik mühendisidir. İstanbul’da çalışıyordu Gölcük Askeri Hastanesinde çalışan ortak bir arkadaşımız aracılığı ile tanıştık. Kendilerine şükran borçluyum benim açımdan hayatlarının en iyi işini yaptılar.

BAHÇESİNDEKİ BİBERLERİ KENDİ YETİŞTİRİYOR

Evinizin yanındaki bahçede biberler görüyorum. Bunları kendiniz mi yetiştiriyorsunuz?

Biz ailece acı yemeyi çok seviyoruz. Bu tutkumuzu bilen arkadaşlarımız da buldukları acı biberleri bize getiriyorlar, elimizde çok değişik biber tohumları var bunları her yıl ekip yetiştiriyoruz sonra kurutup kırmızı pul biber haline getirip kullanıyoruz hastane çalışanlarından da bizim biberlerimizi yemeklerinden eksik etmeyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. Onlar da bizim sayemizde acı yemeye alıştılar (Gülüyor).

ZAMANINDA HEKİME BAŞVURULMALI

Son olarak göz tedavisinde neleri tavsiye edersiniz?

Bir şikâyet olduğunda gecikmeden göz doktoruna başvurulmalı, periyodik göz muayeneleri aksatılmamalı, çocuklar bir sorun olmasa dahi bir göz hekimine götürülmeli. Görmek hem yaşamsal fonksiyonların devamı için hem de yaşama anlam katan güzellikleri, doğayı, insanları hayvanları, bitkileri görebilmek için çok önemlidir.

İLETİŞİM

Adres: Yahya Kaptan Mahallesi, Demokrasi Caddesi. No:38 İzmit /Kocaeli
Telefon: 444 8 244
Web: www.cagin.com
Facebook: CaginGozHastanesi
Instagram: 
cagingozhastanesi
cagin.goz.estetik
gozdendergi