Kocaeli Arkeoloji ve Etnografya Müzesi

Geçmişinde pek çok medeniyete kucak açan, toprağının altından paha biçilmez tarih hazineleri fışkıran İzmit'te, binlerce eserin sergilendiği Kocaeli Arkeoloji ve Etnografya Müzesi görenleri terim yerindeyse şaşkına çeviriyor, büyülüyor. Tarihi Gar Binaları kompleks alanı içerisinde yer alan ve 2004 yılında restorasyon çalışmalarına başlanarak 2007 yılı başlarında ziyarete acılan Arkeoloji ve Etnografya Müzesi, teşhir salonlarının yanı sıra, 130 kişilik bir konferans salonuna da sahip. Eserlerin bir bölümü bina içerisinde, bir bölümü de güvenlik önlemleri ile donatılan müze bahçesinde sergilenmektedir. Müze alanı içerisinde bulunan ve eskiden hangar olarak kullanılan bina aynı zamanda teşhir salonu olarak da kullanılacak su altı arkeoloji müzesi haline getirilmiştir. Binalardan bir diğeri tarihi eserlerin incelenmesinde kullanılmak üzere laboratuvar olarak düzenlenmiştir. Eski tren raylarının gar binaları önünde kalan kısmı muhafaza edilerek, içi kafeterya ve lokanta olarak kullanılmak üzere yeniden dekore edilen eski tip orijinal bir lokomotif ve iki vagon üzerine yerleştirilmiştir. Arkeoloji ve Etnografya Müzesi olarak hizmet veren alan içinde Tamir Atölyesi, Su Deposu, Lojman Binası yer almaktadır. İki adet Tekel Deposu birleştirilerek (Arkeolojik ve Etnografik eserler için) teşhir salonları oluşturulmuştur. Arkeoloji ve Etnografya Müzesi’nde Paleolitik, Helenistik, Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine ait eserler sergilenmektedir. Özellikle müze binası girişindeki devasa boyuttaki Herkül heykeli, mevsim heykelleri, kros büstü ve Athena heykelini özellikle görmenizi tavsiye ederim. Senede ortalama 15-20 bin ziyaretçinin gezdiği Kocaeli Arkeoloji ve Etnografya Müzesi Pazartesi günleri hariç 10.00-17.00 saatleri arasında ziyaret edilebilir.

Atatürk ve Redif Müzesi

Atatürk ve Redif Müzesi Osmanlı İmparatorluğu döneminde redif subaylarının (ihtiyat-yedek subayların) kullanması amacıyla, ikinci ampir üslubunda yarı kagir kışla tipinde inşa edilmiş olan Redif Dairesi'nin girişinin üzerinde sütunları dışarıya taşırılmış bir balkon dikkat çeker. Balkonun üst kısmındaki Osmanlı Tuğrası ve arma binanın en önemli unsurlarındandır. Girişten sonra dikdörtgen planlı yapı boyunca uzanan koridorlar ve bunların çevresindeki çok sayıda oda binanın kışla amaçlı inşa edilmiş olmasının getirdiği önemli bir özelliğidir. Cephe boyunca yapının bütününde altlı-üstlü dikdörtgen pencereler sıralanmıştır. Redif Dairesi'nin iç mekân tavanları 19. yüzyıl süsleme motifleri bezenmiştir. Askeri bir yapı olarak inşa edilmesine rağmen, dönemin Türk insanının ruh zenginliği ve sanata verdiği büyük önem bu süslemelerde dikkat çeker. Redif Binası, 1999 Depremi’ne kadar 15. Kolordu Komutanlığı’nca Askeri Mahkeme binası olarak kullanılmıştır. 2011 yılında Kocaeli İl Özel İdaresi’nce restore ettirilerek Atatürk ve Redif Müzesi adıyla hizmete açılmıştır. Müze Pazartesi günleri hariç 10.00-17.00 saatleri arasında ziyarete açıktır.

Gayret Gemi Müzesi

İkinci Dünya Savaşı'nın sonunda 10 Mayıs 1946 tarihinde ABD tarafından yapılan ve USA Everson adı verilen gemi, Kore ve Vietnam savaşlarına katıldıktan sonra, 11 Temmuz 1973 tarihinde Türkiye tarafından satın alınarak Panama, Portoriko, Azor Adaları ve İspanya limanlarına uğrayarak Türk Donanma Komutanlığı'na katılmış ve TCG Gayret ismini almıştır. 1975-1995 yılları arasında birçok tatbikata katılan TCG Gayret Gemisi, 5 Mayıs 1995 tarihinde hizmet dışına çıkarılmış ve Poyraz Limanı'nda muhafazaya alınmıştır.

Gayret Gemisi, 1995 yılında hizmetten ayrıldıktan 1 yıl sonra 'Müze-gemi projesi' için tekrar göreve alınmıştır. Valilik, Büyükşehir Belediyesi ve Donanma Komutanlığı'nın çalışmalarıyla tam teşekküllü bir müze olarak dekore edilen Gayret Savaş Gemisi, 20 Ağustos 1997'de TCG Gayret Müzesi olarak hizmete başlamıştır. Gayret Savaş Gemisi yeni görevi ile özellikle gençlere denizciliği sevdirmektedir. 1997 yılında Gölcük Donanma Komutanlığı, Kocaeli Valiliği ve Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından sanat galerisi ve müze haline getirilen gemi, yenileme (restorasyon) çalışmalarından sonra 13 Ağustos 1997 tarihinde İzmit Garı önüne getirilmiştir. İzmit'in gururu olan Gayret Savaş Gemisi içerisinde, denizcilikle ilgili müze ve gösterim merkezlerinin yanı sıra, açık ve kapalı kafeteryalar da bulunmaktadır. Türk Donanması'na yaklaşık 22 yıl şerefle hizmet etmiş bulunan Gayret Muhribi, müze gemi olarak İzmit Yelken Kulübü yanında sergilenmektedir. 

Gayret'te, savaş harekat merkezi, makine ve kazan daireleri, köprü üstü, radar, devre dışı bırakılmış silah sistemleri, toplar, sualtı silahları da yer almaktadır. Geminin yatakhaneleriyse, sergi salonları olarak kullanılmaktadır. Müze olarak hizmete başladığı günden bu yana iç dekoru ve görünüşüyle ziyaretçilerin ilgi odağı olan müzeyi vatandaşlar, rehber eşliğinde gezmektedirler.

Redif Dairesi, İzmit Mutasarrıfı Hasan Paşa tarafından 1863 yılında Kemalpaşa Mahallesi'nde yaptırılmış bulunan bu askeri bina geçen zaman içinde öneminden hiçbir şey kaybetmemiş, hatta mimari olarak daha büyük bir değer haline gelmiştir.

Gayret Muhribi hırçın okyanuslardaki seferlerinden sonra şu anda huzur içinde demirli bulunduğu limanda müthiş bir rekora da imza atmıştır. Son dört yılda tam 160 bin kişi gezmiştir. İzmit Marina'da her gün ziyaretçi kabul eden ülkemizin ilk müze gemisi Gayret'te ziyaretçiler, bir savaş gemisinde olması gereken birçok sistemi ve özellikleri de görebilmektedirler.

Pandemi nedeniyle geçici süreliğine ziyarete kapalı olan Gayret Gemi Müzesi normal dönemde Pazartesi günleri hariç 09:00-17:00 saatleri arasında ziyarete açıktır.

Kasr-ı Hümayun (Saray Müze)

Demiryolunun kuzeyinde Saat Kulesi'nin yanında bulunan İzmit Sarayı, Kasr-ı Hûmayun, diğer adıyla Sultan Abdülaziz'in Av Köşkü bulunmaktadır. 19. yüzyılda, Osmanlı Sultanı Abdülaziz tarafından hassa mimarı Garabet Amira Balyan'a yaptırılmış olan Kasr-ı Hümayun, neoklasik, barok ve klasik Osmanlı sanatı üslup özellikleriyle göze çarpmaktadır. Saat Kulesi'nin yanındaki tepelik alandadır. Zaman içerisinde Kasr-ı Hümayun, Av Köşkü, Hünkâr Kasrı, İzmit Sarayı, İzmit Köşkü, Sultan Sarayı, Küçük Saray gibi isimlerle anılmıştır. İki katlı barok üslupla yapılmış olan köşkün cephesi mermer sütunlarla çevrilidir. İçeride yeterince aydınlatma sağlamak amacıyla ince, uzun ve yuvarlak formda düzenlenen kemerli pencereleri, mermer işçiliği ve tavan süslemeleri göz kamaştırıcı güzelliktedir. 

Girişteki pencerelerin üzerinde gül bezeklere yer verilmiştir. Osmanlı Padişahlarından Sultan Abdülaziz tarafından inşa ettirilen bu yapı, asıl önemini Kurtuluş Savaşı sırasında Atatürk'ün yerli ve yabancı gazetecilere düzenlediği basın toplantısı ile kazanmıştır. Atatürk, Büyük Zafer'den önce, Kocaeli Grubu'nu denetlemek üzere 16 Haziran 1922 günü Beypazarı, Nallıhan, Göynük yolu ile Geyve'ye gelmiş, geceyi Belediye Başkanı Rasim Bey'in (Turhan)'ın evinde geçirmişti. Ertesi gün, Geyve'lilerle görüştükten sonra, Adapazarı'na gelerek, Askerlik fiubesi Başkanı Binbaşı Baha Bey'in evinde konuk olmuş, annesi Zübeyde Hanımla buluşmuş ana-oğul hasret gidermişlerdir. Atatürk, o geceyi annesinin yanında geçirdikten sona ertesi gün, yani 18 Haziran 1922 günü İzmit'e hareket etmiştir. Atatürk, o gün İzmit'te halkın coşkulu sevinç gösterileriyle karşılanmıştır. İzmit'te Atatürk-Claude Farrere görüşmesi, Milli Mücadele tarihimizde önemli bir olaydır. 

Bu görüşme ile hem tarihe bir not düşürülmüş hem de Türk Millî Mücadelesi'nin batı kamuoyuna objektif olarak yansıtılması sağlanmıştır. Atatürk, Büyük Zafer'den sonra 16 Ocak 1923'te İzmit'e tekrar gelmiştir. İstanbul gazetelerinin bazı başyazarları uzunca bir süredir Atatürk'le görüşmek isteğinde bulunuyorlardır. Bu yoğun talepler üzerine Atatürk, İzmit'te bir basın toplantısı yapmayı kararlaştırır. Doğruca kendisi için hazırlanan Kasr-ı Hümayun'a gelir. Akşam yemeğinden sonra, basın toplantısı başlar. 

Toplantı gece yarısından sonra, ertesi gün, 17 Ocak 1923'te sabah üçe kadar sürmüştür. Atatürk'ün konuk olduğu İzmit Sarayı, Cumhuriyetle birlikte Valilik Konağı olarak kullanılmaya başlamıştı. Köşk'te Valilik makamı ile birlikte bazı resmi daireler bulunuyordu. Ancak daha sonraki yıllarda Köşk'ün mimari ve sanatsal değeri düşünülerek müze yapılmasına karar verilmiştir. Üst katta Atatürk'ün yatak odası düzenlenir. Alt kat, arkeolojik eserlere ayrılır. Haziran 1967'de müze olarak hizmete girmiştir. İki katlı, barok üslupta yapılmış, cephesi mermer sütunlarla çevrilmiş sanatsal değeri önemli olan bir köşktür. 

Mermer işçiliği tavan süslemeleriyle; bol sütunlu oluşu Dolmabahçe Sarayı'nın küçük ve güzel bir kopyası olduğu izlenimini insanda oluşturmaktadır. İistanbul dışında kalmış olup, günümüze kadar gelebilen ender bir saray olması açısından da tarihi açıdan önemlidir. 

Bu değerli yapı, 17 Ağustos 1999 Marmara depremi ile büyük hasar görmüş ve Kocaeli Valiliği tarafından 2005 yılında restore edilmiştir. Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'ün 16 Ocak 1923 tarihinde gazeteci-yazar ve aydınlarla birlikte Kurtuluş Savaşı'nı değerlendirdiği İzmit Sarayı, Valilik tarafından restorasyonu yeniden tamamlamasının ardından kapılarını 16 Ocak 2006 tarihinde Basın Onur Günü'nde yeniden hizmete açılmıştır. Saray Müze olarak da bilinen yapı içerisinde Atatürk odası, protokol odası, kabul odası, banyo ve hamam gibi bölümler bulunmaktadır.

Kasr-ı Hümayun(Saray Müze) Pazartesi hariç 10:00-17:00 saatleri arasında ziyarete açıktır.

Seka Kağıt Müzesi

70 yıl boyunca neredeyse her evden bir İzmitlinin çalıştığı, evine ekmek götürdüğü Seka Kağıt Fabrikası’nın bir bölümü 2016 yılında Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından Seka Kağıt Müzesi olarak hizmet vermeye başladı. 

Seka Kâğıt Müzesi, Türkiye’de kâğıt üretimi dendiğinde akla gelen en önemli kurum olan Seka’ya ve tüm Seka’lılara adanmıştır. Çalışanların bir zamanlar alın teri döktükleri mekanlarda, yaşadıklarına ilişkin geçmişe tanıklık etmelerini sağlıyor. Bu müzede, her yönüyle kâğıdı, kâğıdın tarihini ve üretim süreçlerini keşfedecek, idealist bir adamın, Mehmed Ali Kâğıtçı’nın düşlerine, bir sosyal dönüşüm modeli ve endüstri mirası olan Seka fabrikasının hikâyesine tanıklık edeceksiniz.

Seka Kâğıt Müzesi, ziyaretçiyi odağına alan, Türkiye’nin en büyük endüstriyel mirasının müzeye dönüşüm projesidir. Müze, farklı yaş gruplarından oluşan  ziyaretçileri için çağdaş bir sergileme yaklaşımıyla unutulmaz bir deneyim sunuyor.

Seka Kağıt Müzesi’ni Pazartesi hariç 10:00-17:00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz.


Akın Ülkü SEVİNÇ