Konuşmaktan ve muayene olmaktan korkulan Hemoroid (Basur) hastalığından şehir efsaneleri ya da hurafelerden uzak kalarak modern tıbbın bizlere sunduğu imkanlarla kalıcı olarak kurtulabilirsiniz. Suistimale açık olan bu hastalığın tedavisi, işin uzmanı dışında yapılırsa zarar verici olabilmektedir.

Hemoroid nedir?
Hemoroidler esasında bir hastalık olmayıp anal kanalda doğuştan var olan zengin damarsal oluşumlardır. İsteğe bağlı dışkılama için önemli görev üstlenirler. Anal kanalın sağ ön, sağ arka ve sol yan kesiminde bulunan ve bağ dokusundan zengin bu damarsal oluşumlar istirahat halinde tıkaç görevi görerek dışkının tutulmasında rol alırlar. Ikınma hemoroidin ortaya çıkmasında en önemli etkendir. Ikınma ile hemoroidlerde basınç artışı meydana gelir ve asılı oldukları yerlerinden aşağıya doğru sarkarlar. Böylece hemoroid hastalığı ortaya çıkar.

Hemoroide neler neden olur?
Posalı gıdalardan fakir beslenme, şişmanlık, kabızlık, ishal hemoroidal hastalığı arttıran başlıca sebeplerdir. Tuvalete telefonla girip uzun süre oturmak da hemoroid gelişimine katkı sağlamaktadır.

Kaç çeşit hemoroid var?
İç ve dış hemoroidler olarak 2 çeşit hemoroid bulunuyor. İç hemoroidler kendi arasında, anal kanaldan çıkmayanlar Evre 1, dışkılama ile çıkıp kendiliğinden tekrar anal kanala girenler Evre 2, anal kanaldan dışarıya çıkıp ancak el yardımı ile içeri itilenler Evre 3 ve anal kanaldan dışarı çıkıp hiçbir şekilde itilemeyenlerde Evre 4 olarak adlandırılır. Dış hemoroidler genellikle semptom vermezler. Ancak anal kaşıntı veya tromboz ile hastaneye başvurabilirler.

Hemoroidin belirtileri nelerdir?
Her hastanın şikayeti hastalığının derecesine, algı düzeyine, önceliklerine, beslenme şekillerine göre farklı olabilmektedir. Bazen hemoroid sanılan şey o bölgenin kanseri de olabilmektedir. Hemoroidal hastalığın ana bulgusu kanama ve dışarıya sarkmadır. Eğer enfeksiyon ve pıhtı yoksa hemoroidlere bağlı ağrı olmaz. Kanama çoğunlukla dışkılama ile beraberdir ve açık kırmızı renklidir.



Hemoroidde ne tür tedaviler uygulanmaktadır?
Hemoroid tedavisi hastalığın evresine ve eşlik eden diğer durumların varlığına göre yapılır: Evre 1,2 ve bazı erken evre 3 hastalara başlangıçta konservatif (ilaç ve öneriler) tedavi uygulanır. Posadan zengin diyet, düzenli ve rahat dışkıya çıkma, dinlenme ve sıcak oturma banyoları hemoroid semptomlarını azaltır fakat tedavi edici değildir. Lokal kremlerin ve sistemik etkili ağız yolu ile alınan tabletlerin etkileri sınırlıdır.
Evre 3-4 ve diğer tedavilere cevap vermeyen evredeki hemoroidlerde ise cerrahi tedavi uygulanır. Bu işlem yapılırken anal sfinkterlerin korunması ve hemoroidler üç kadrandan çıkarılırken arada sağlam mukoza bırakılması önemlidir. Bu nedenle işlem bu konuda tecrübeli ellerde yapılmalıdır. Eğer sfinktere zarar verilirse gaz ve gaita kaçırma yaklaşık % 1-5 oranında görülür. Yine sağlam mukoza bırakılmaması, konulan dikişlere bağlı ameliyat sonrası ağrı ve ileri dönemde anal kanalda darlık meydana gelir. Bu ameliyatlardan sonra kanama, ağrı
ve apse gelişme riski vardır. Hastalar erken dönemde kanama ve ağrıdan şikayetçi olurlar.
Son yıllarda hemoroidlerin cerrahi tedavisinde yeni bazı cihazlar
ve yöntemler uygulanmaya başlanmıştır. Bu yöntemlerden en önemlisi ligasure (radyofrekans) ile hemoroidlerin çıkarılması ve lazerle söndürülmesi işlemidir.

Ligasure (radyofrekans) nedir?
Hemoroidal hastalığın tedavisinde en güncel ve en başarılı tedavi yöntemlerinden biridir. Ultrason dalgaları kullanılarak yapılan bir işlemdir. Klasik cerrahi yöntemlere göre belirgin üstünlükleri vardır. Hemoroidal pakeler cihazın iki ucu arasında ultrason dalgalarının titreşimi ile kesilerek çıkartılırlar. Bu işlem sırasında kanama olmamaktadır.

Lazer Tedavisi nedir?
Her hasta lazer tedavisine uygun değildir. 1.2 ve en fazla 3. derece hemoroidlerde uygundur. Hemoroid hastalığı tedavisinde dünyada kullanılan son teknoloji lazer tedavisidir. Klasik yöntemlere oranla lazerle tedavinin avantajları vardır.
En büyük avantaj ameliyat sonrasında ağrı diğer yöntemlere oranla çok daha düşük hissedilir. Lazerle hemoroid tedavisinde ameliyat süresi diğer yöntemlere nazaran çok daha kısadır. Özellikle 2. ve 3. evrelerde yapılan lazer ameliyatları çok daha başarılı olmaktadır. Ameliyattan sonra hasta işine çok daha çabuk dönebilmektedir. Kesip çıkarma işlemi olmadığından işleme bağlı ödemin geçmesi birkaç hafta sürebilmektedir. Radyofrekans yöntemine göre biraz daha maliyeti yüksektir.

Sonuç olarak; Hemoroid tedavisi sadece bu konuda tecrübesi olan hekimler tarafından, hastanın hastalığına uygun olan yöntemle yapılmalıdır. Mucize tedavi yoktur. Muayene olmaktan korkulmamalıdır. 5 dakikada ayaküstü yapılan tedaviler çoğunlukla hayal kırıklığı ve para kaybı ile sonuçlanabilmektedir.