Bembeyaz evlerin ardından patlayan masmavi denizin muhteşem görüntüsü gökyüzünün ve kubbelerin mavisi ile birleşiyor...

Yunanistan'ın güney ege sularında bulunan Kiklad adalarının Mykonos ile birlikte en turistik olanı ve tüm dünyadan milyonlarca turist çeken Santorini'deydik.

Daha önce Mykonos tatilimizde olduğu gibi Santorini'ye de uçakla giderek adada dolu dolu 5 gün geçirdik. Türkiye'den cruise gemisi ile Mykonos ve Santorini'ye gidenler maalesef ki buralara dair pek bir şey göremiyorlar. Limanda bırakılıp 3-5 saat sonra gemiye geri çağrıldığınız için adaya sadece ayak basmış, liman ve yakın çevresinde bir şeyler yiyip içmiş ve hızlıca fotoğraf çekmiş oluyorsunuz. Gemi geceyi yolda geçireceği için adada daha fazla kalma şansınız olmuyor. Ama tabii gemi yolculuğunun da  güzel ve eğlenceli yanları var. Biz adayı keşfetmek, altını üstüne getirmek için uçak ile giderek bir süre kalmayı tercih ediyoruz. Vee, tabii her zaman olduğu gibi adaya iner inmez ilk işimiz bir scooter kiralamak oluyor. Scooterımız ile Santorini'nin girilmedik sokağını bırakmadık...

Oia’da 1 gün

Santorini deyin hemen aklınıza o manzara geliyor değil mi... Yamaçlarda muhteşem Ege denizi manzarasına karşı sonsuzluk havuzları ve mavi kubbeler. Gerçekten de basit bir dokunuşla nasıl da tüm dünyaya nam salmış Santorini... Yunanistan’ın ve özellikle tüm Yunan adalarının simgesi gibi olan o beyaz evler burada mavi kubbeler ile taçlandırılmış. Bembeyaz evlerin ardından patlayan masmavi denizin muhteşem görüntüsü gökyüzünün ve kubbelerin mavisi ile birleşiyor. Ortaya huzur, romantizm ve aşk çıkıyor. İşte Santorini’nin o bilinen bölgesi burası. Oia...

Santorini’de denize girmenin hayallerini kuruyorsanız biraz hayal kırıklığı yaşayacaksınız. Volkanik patlama sonrası oluşan adanın şu anki hali hayalini kurduğunuz o plajlara sahip değil. Ada tamamen yamaçlar üzerine kurulduğu için bırakın denize girmeyi çoğu zaman yanına bile yaklaşamıyorsunuz. Denize yaklaşmak için bazen bir teleferik bazen de eşeğin sırtında yolculuk yapmanız gerekebiliyor.

Hiç mi deniz yok ??

Tabi ki var.. Ama Buraya gitme sebebi olamayacak plajlar... Tekne turu ile muhteşem koylara gidebilirsiniz pek ala.. Ama işte her an elinizin altında diğer Yunan adalarındaki gibi pırıl pırıl plajlar hayal etmemelisiniz. Biz Oia’da kayalıkların üzerinden atlayarak denize girilebilen bir yer bulduk. İşte orası harikaydı. Bir ara akıntıya kapılır gibi olduk ama yine de çok keyifliydi ☺

Santorini’ye daha çok romantizm yaşamak için gitmelisiniz. Sonsuzluk havuzlu odalarda muhteşem manzaranın tadını çıkarabilir, harika gün batımı manzaraları izleyebilirsiniz. Zaten bir süre sonra otel odanızdan çıkmak istemeyebilirsiniz. Çünkü bir yerde bir yere gitmek için bir dağ keçisi gibi hoplayıp zıplamanız gerekiyor ☺

Restoranları keşfettik

Daha Türkiye’deyken haftalar öncesinde zar zor yer bulduğumuz restoranlara rezervasyon yaptırdık. Oia’da gittiğimiz Ammouidi Fish Tavern adanın en iyisi olarak gösteriliyor. Servis, ortam, manzara ve deniz ürünleri tabii ki şahaneydi. Denize sıfır masalar Ocak-Şubat aylarından beri rezervasyonluymuş. Neyse ki tüm sempatikliğimizi kullanarak güzel bir masa ayarladık. Bu restorana Türkiye’deyken rezervasyon yapmıştık ancak masanızın yerini orada bir üst kademeye taşıttık.:) Bu arada tabii rezervasyonu yapabilmek için öncelikle ücret ödemeniz gerekiyor. Kafanıza göre yer ayırtamıyorsunuz.

Santorini’deki en iyi yemek deneyimimiz Ammoudi Fish Tavern’di. Ancak daha önceki günlerde gittiğimiz salaş köy balık restoranından el yapımı İtalyan makarnacısına kadar genel olarak yediklerimizden memnun kaldık. Ama işte ada demek tazecik ürünlerle yapılmış mezeler, lezzetli balıklar, güneşte kurutulmuş ahtapotlar ve boğazda harika tat bırakan zeytinyağları ile yapılmış salatalar demek. Bir de tabii Yunan klasiği uzoyu unutmadık.

Scooterımız ile adanın tüm sokaklarına girip çıktık. Bir akşam scooterımızı park edip daracık sokaklarda dolaştıktan sonra motorumuzu nereye bıraktığımızı hatırlayamadık ve uzun bir süre motoru aradık. Ama ne zaman bulacağımız umurumuzda bile değildi. Çünkü Santorini’de kaybolmuştuk...